CHP Gaziantep İl Başkanlığı'nda yapılan adaylık açıklamasına katılım oldukça yüksek oldu. Coşkulu kalabalığa hitab eden Bozgeyik, kongrede adaylığını açıkladı.
12 Eylül darbesinin 43.'ncü yıldönümü dolayısıyla konuşmasına 12 Eylül askeri darbesi ile başlayan Bozgeyik partililere,"Bizim yarınlarımızı ve hayallerimizi çalmaya devam ediyorlar. Gençlerimizin hayallerini çaldıracak mıyız? Çocuklarımızın yarınlarını çaldıracak mıyız?" diye sordu.
"Parti örgütümüzü bir an önce toparlayarak, artık önümüzdeki yerel seçimlere hazırlanmaya başlamalıyız." diyen Bozgeyik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
ŞİMDİ TOPARLANMA ZAMANI
Bugün 12 Eylül, Türkiye tarihinin en kara günlerinden birisi, bu açıklama için gün olarak özellikle 12 Eylül olarak seçilmiştir. Değerli dostlar, arkadaşlar, yoldaşlar, değerli basın mensupları, misafirlerimiz hepiniz hoşgeldiniz. Hayat böyledir işte! Daha 15 yaşında başlattığınız siyasi mücadelenize, haksızlığa karşı duruşunuza, dinlediğiniz türkülerle söylediğiniz "Yarınlar bizim" şarkısı ile sorgular ve sorar: "Hani,yarınlar bizimdi?" Değerli dostlar, bizim yarınlarımızı ve hayallerimizi çalmaya devam ediyorlar. Çocuklarımızın yarınlarını çaldıracak mıyız? Gençlerimizin hayallerini çaldıracak mıyız? Eğer, bu sorulara "HAYIR" diyorsak! Sonsuz güven, sevgi, saygı, samimiyet ve şeffaflıkla, ideolojik temelli yoldaşlık hukuku kültürüyle, parti örgütümüzü bir an önce toparlayarak, artık önümüzdeki yerel seçimlere hazırlanmaya başlamalıyız.
HER TÜRLÜ BASKIYA, KORKUYA, YILGINLIĞA RAĞMEN DİRENİYORUZ!
Bildiğiniz üzere bugün tarihimizin en kara günlerinden biri olan 12 Eylül'ün yıl dönümü. Burada bulunan birçoğunuz gibi ben de o karanlık tarihin izbe, karanlık işkence odalarından geçmiş ve bedel ödemiş biri olarak karşınızdayım. O bedeli daha ağır ödeyenler aramızda ne yazık ki yoklar. Bugün Eylül'ün on ikisi! Faşist askeri darbenin 43. yıldönümü! Bu ülkenin binlerce güzel genci o günlerde işkencelerden geçirildi, katledildi. Acıları hala içimizde ve mücadeleleri yolumuza ışık tutmaktadır. Bu mücadelede bedel ödemiş yoldaşlarımızın hatıraları önünde sevgi ve saygıyla eğiliyorum. 12 Eylül sadece bir gün değil her türlü faşizmin bu ülke üzerinde denendiği, dayatıldığı bir anlayıştır. "Nİtekim" paşanın şahsında simgeleşen çarpık faşist zihniyetin ülkemizi bir işkence haneye çeviren kara günün adıdır. 12 Eylül bitti mi? Hayır devam ediyor! Peki, biz bittik mi? Hayır, direniyoruz! Her türlü baskıya, korkuya, kaygıya, yılgınlığa direniyoruz. "Bizi toprağa gömdüler; fakat tohum olduğumuzu bilmiyorlardı”
BÜTÜN TIKANAN DAMARLARI AÇACAĞIZ...
İşte her şeye rağmen buradayız: "Bin kez budadılar körpe dallarımızı, bin kez kırdılar. Yine çiçekteyiz işte yine meyvedeyiz." Her türlü faşizme karşı mücadelemiz devam ediyor, her türlü baskıya zulme haksızlığa karşı mücadelemiz devam ediyor. Nereye kadar! Şairimizin dediği gibi ‘Yer yüzü eşitliğin, adaletin,
kardeşliğin, barışın, aşkın yüzü olana dek de devam edecek" Konuşacak çok sözümüz var. Çözülecek çok sorunumuz! Birbirimize anlatacak çok şeyimiz var! Ancak, şimdilik susacağız. 24 Eylül günü il kongremizi bitirdikten sonra; yeni umutlarla, devrimci duygularla hep birlikte el ele, omuz omuza o salondan çıkacak, demokrasi ve adalete susamış toplumun bütün kesimleriyle birlikte, toplumun 'kılcal damarlarına' girip, bütün tıkanan 'damarlarını' açacağız.
ÇÜRÜMÜŞ, YOZLAŞTIRILMIŞ, KÖHNEMİŞ, KARANLIK ANLAYIŞLARA KARŞI SUSMAYIN!
Bütün köylerde, mahallelerde, sokaklarda şunu söyleyeceğiz: Ey halkımız yapılan bunca haksızlığa susmak da haksızlıktır. Bizleri kendisine muhtaçlaştıran, çaresiz bırakan, yoksullaştıran, hayatlarımızdan bezdiren, bizi birbirimize düşmanlaştıran bu düzene karşı susmayın, diyeceğiz. Çürümüş, yozlaştırılmış, köhnemiş, karanlık anlayışlara karşı susmayın! Bugün burada umuttan söz edeceğiz: Bazen hayat sizi kenara itmiş gibi davranır. Tam artık, tamam işte her şey bitti, yapacak bir şey yok dediğiniz anda, hayat oradan seslenir: Hayır daha değil! "Al şu bayrağı düşün yollara!"
GÜNÜ KURTARMAK İÇİN DEĞİL, GELECEĞİ İNŞA ETMEK İÇİN BURADAYIZ...
İşte bugün burada hayatın bize çağrısını kabul ediyoruz. Gaziantep’te tüm örgütümüzle birlikte iktidar için Cumhuriyet Halk Partisinin bayrağını en önde taşımak isteği ile karşınızdayız. Bu bayrağı yükseklere daha yükseklere çıkarmak için hep beraber yürümeye var mısınız?! Hep beraber yan yana, omuz omuza umudumuzu çoğaltmaya, dayanışmayı yaymaya, yerel iktidara yürümeye var mısınız? Biz arkadaşlarımız yoldaşlarımızla varız! Hayatın ve tarihin çağrısını kabul ediyoruz. Sizlerin desteği ile Cumhuriyet Halk Partisi'nin Gaziantep İl başkanlığına adaylığımı açıklıyorum. Tarihsel sorumluluğu üstleniyoruz! Günü kurtarmak için değil geleceği beraber inşa etmek için buradayız.
SİZLERİ GASP EDİLMİŞ HAKLARIMIZI GERİ ALMAYA ÇAĞIRIYORUZ
Sizleri toplumsal mücadeleye çağırıyoruz; Eğitimde, sağlıkta, adalette, bilimde, sanatta, kültürde, tarımda, ekonomide gasp edilen haklarımızı geri almaya çağırıyoruz. Cumhuriyetimizi kuran Ulu Önder Atatürk’ün ve arkadaşlarının gösterdiği hedefle laik, demokratik, bağımsız, eşit, adil bir ülke yapmak için, şehrimizde haksızlığı, hukuksuzluğu, ayrımcılığı bitirmek için birlikte yürüyelim. Partimizin tüzüğünün içeriğine demokratik katkımızı koyarak ,üyelerimizi aktifleştirerek, her organımızı çalıştırarak; Mahalle temsilcilerimizle, delegelerimizle, ilçe örgütlerimizle, gençlik ve kadın kollarımızla, meclis üyelerimizle, Belediye başkanlarımızla, il örgütümüzle koordinasyon halinde partimizi yaşayan canlı, dinamik, disiplinli bir organizmaya dönüştürerek geleceğimize sahip çıkalım.
BUGÜNÜMÜZÜ VE GELECEĞİMİZİ AYDINLATMAYA VAR MISINIZ?
Sivil toplumun, meslek örgütlerinin, sendikaların, odaların, derneklerin yanında olup cesaretlendirerek sessizliği bitirip mücadeleyi dayanışmayı büyütelim. Bize dayatılan karanlığı ancak böyle aydınlatabiliriz. Bizler ki, onca kaybımıza rağmen 12 Eylül'ün karanlığını yırtıp çıkmış çocuklarız. Şimdi sıra bugün ve gelecekte... Bugünümüzü ve geleceğimizi aydınlatmaya var mısınız? Bugün 12 Eylül! Devrimci duygularımla hepinizi saygıyla selamlıyorum. Ve diyorum ki; Kahrolsun faşizm. Yaşasın, hak, hukuk, adalet mücadelemiz. Yaşasın Demokrasi mücadelemiz. Yaşasın umutlarımız, yaşasın yarınlarımız.