Şahin, mesajında, 19 Eylül'ün Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e 'Mareşal' rütbesi ve 'Gazi' unvanı verilişi vesilesiyle tüm gazileri andığımız anlamlı bir gün olduğunu hatırlatarak, şehitlik ve gaziliğin Türk milleti için şereflerin en büyüğü olduğunu belirtti.
Bin yıldır barış, kardeşlik ve huzur içinde yaşadığımız bu cennet vatanın bizlere şehitlerimizin, gazilerimizin ve bütün kahramanlarımızın emaneti olduğunu ifade eden Şahin, şunları kaydetti:
"Bu toprakları vatan yapan, onun için kanını hiç çekinmeden akıtan şehit ve gazilerimizdir. Fetihlerde, Malazgirt'te, Çanakkale'de, Kut-ül Amare'de, İstiklal Harbi'nde canlarını ortaya koyan ceddimiz bize en büyük armağanı canları pahasına vermiştir. Bize düşen ise bu kıymetli armağanı; vatanımızı, toprağımızı, bayrağımızı, ezanımızı her ne pahasına olursa olsun korumak ve yüceltmektir. Bu büyük emanetin sağlam birer emanetçisi olmak boynumuzun borcudur. Bu kahraman milletin atalarının ardından gittiğini ve vatan söz konusu olduğunda hiçbir çekince yaşamadan, cansiperane şekilde sokaklara çıktığını da yakın zamanda tüm dünyaya gösterdik. Şanlı tarihimiz boyunca verdiğimiz sayısız şehit ve gazimizin üzerine, 15 Temmuz'da sadece bir gecede 250 şehit ve 2 binin üzerinde gazi eklendi. 'Ölürsem şehit, kalırsam gazi" teslimiyetinin ve "Şehit oluruz, gazi oluruz ama esir olmayız" kararlılığının her hainliğin, her zorbalığın, her alçaklığın üzerinde olduğuna bir kez daha tanık olduk. Bizde bu vatan aşkı, bu özgürlük sevdası oldukça hiç bir güç karşımızda duramayacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle; bu anlamlı güne vesile olan Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere, tüm gazilerimizi ve elbette şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum."
