Serum yazılarına başladıktan sonra, arayan soran çok olmaya başladı.
‘GAZ’ verende oluyor, ‘ŞUNU DA YAZ’ diyende.
Hepimiz ‘FANİYİZ’ ve birkaç iltifat nefsimize ‘HOŞ’ geliyor. Yazdıkça açılıyor DELİ KALEM…
ASLINDA;
Bazen dozu iyi ayarlandığı vakit, ‘GAZA GELMENİN’ çözümleri hızlandırdığına da şahit oluyoruz.
MESELA;
Belediyemiz gaza gelip şu ALT YAPI işini köklü çözse de, rahmet olarak bildiğimiz YAĞMUR ÇİLE olmaktan çıksa.
Kış aylarında üzerimize TÜKÜREN kaldırımlarla yüzleşmesek.
Sanayicilerimiz KATMA DEĞERİ yüksek ürünlere yönelse.
Bi GAZ ile gelişim ve dönüşüm adına söylenen ‘SÖZ’ler sadece dudakta kalmasa.
Eğitim liginde ‘DÜŞME’ korkusunu hissetmesek.
‘BEBEKLERİMİZ’ ölmese mesela.
Gastronomi kentinde ‘KALİTELİ EKMEK’ tüketebilsek.
Bitmeyen projelerin ÖDÜLÜNÜ almasak mesela.
Sürekli ŞİKAYET etmekten vazgeçebilsek.
LİYAKATI ile görevlendirme yapabilsek.
Söylem başka EYLEM başka olmasa,
Eleştirilere TAHAMMÜL gösterebilsek mesela…
Bu kadar GAZ yeter mi bilmem.
LAKİN; ,
Halen bir işçi ölmeden İŞ GÜVENLİĞİ…
Bir inşaat çökmeden YAPI DENETİMLERİ…
Zehirlenme vakası olmadan GIDA DENETİMİ…
Bir bebek ölmeden YENİ DOĞAN…
Kent SEL'e teslim olmadan ALT YAPI…
Üniversite sınav dönemi gelmeden EĞİTİM…
Velhasıl eksikliklerimizle yüzleşmeden GAZ’a gelemiyoruz maalesef…
Benim gazdan anladığım;
A) DOĞALGAZ…
B) TÜPGAZ…
C) HAVAGAZI...
BİRDE İLM-İ SİYASETİN GAZI VAR Kİ;
SUS’KUNLARI DAHİ BÜLBÜL GİBİ KONUŞTURUR.
DİNLEMEK İÇİN;
HZ. EYYÜP SABRI GEREK.
Dua ile bol GAZ’lı haftalar dilerim.
