Antep savunmasının dünya tarihinin gördüğü en büyük ve en asil kurtuluş mücadelelerinden biri olduğunu kaydeden Akıncı, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“"Bir yanda açlıkla ve yoklukla mücadele eden silahsız ve savunmasız Antep halkı, diğer tarafta zamanın en güçlü ve en modern silahlarına sahip düşman kuvvetleri. Mevcut şartlar bu kadar acımasız ve eşitlikten uzakken üzerine adeta ateşten gömlek giyerek cepheye koşan şanlı ecdadımız, bu zor günlerde hep inancına, vatan sevdasına ve güçlü iradesine sarılmıştır. Yaşanan türlü zorluklara rağmen, azim ve kararlılıklarından hiçbir zaman taviz vermeyen, esaret altında yaşamaktansa ölmeyi tercih eden kahraman ecdadımız, 10 ay 9 gün süren kuşatmanın ardından elde ettiği kurtuluş beratıyla asil bir ruhun karşısında hiçbir gücün duramayacağını tüm dünyaya ilan etmiştir. Vatan topraklarını kahramanca müdafaa eden, bu uğurda 6 bin 317 vatan evladını şehadete uğurlayan şanlı ecdadımızın tarihe altın harflerle nakşettiği bu kurtuluş destanı, aradan binlerce yıl geçse de hiçbir zaman unutulmayacak ve milli belleğimizdeki yerini hep koruyacaktır. Çünkü bu destan; ocaklarına gazilik onuru ve şehadet nuru düşmüş; yaşlı, kadın, erkek demeden şehadete koşan kınalı kuzuların, koç yiğitlerin destanıdır. Vatan sevgisini yaşadıkları tüm zorlukların üzerinde tutarak Anadolu’da İstiklal mücadelesinin ilk kıvılcımlarını yakan Antep halkı, kanlarıyla suladıkları bu kadim toprakların her karışında bizlere unutulmaz kahramanlık destanları bırakmıştır. O kahramanlık destanları ki, yeryüzünde zulüm gören, haksızlığa uğrayan tüm mazlum ve mağdur milletlerin kurtuluş yolunda umut ışığı, bizlerin de ebediyen göğsünde taşıyacağı birer onur madalyası olmuştur. “Düşman cesedimi çiğnemeden Antep’e giremez” diyen Şahinbeyleri, Şehitkamilleri, Karayılanları ve isimsiz nice yiğitleriyle, Antep’ten Gaziantep’e uzanan bu kutlu yolculuk, asil bir milletin küllerinden yeniden doğuşuna şahitlik ettiği gibi, aydınlık yarınlarına da ışık tutmaktadır.
Bu nedenle şanlı tarihimizi ve bu tarihin yiğit kahramanlarını geleceğimizin teminatı çocuklarımıza iyi anlatmamız ve o dönemleri unutturmamamız gerekmekte. Zira, geçmişini iyi bilmeyen geleceğine yön veremez. Gaziantep, işgal yıllarında uğradığı büyük yıkım ve tahribata rağmen, aradan geçen bir asırlık süreçte geçmişinden aldığı güç ve azimle günümüz Türkiye’sinin en önemli üretim merkezlerinden biri olmayı başarmıştır. Bizler Gaziantep iş dünyası olarak bu sorumluluk bilinci içeresinde ecdadımızın emaneti cennet vatanımızı muasır medeniyetler seviyesine taşımak adına var gücümüzle çalışmaya ve üretmeye devam ediyoruz. Gaziantep'in düşman işgalinden kurtuluşunun 101’incü yıl dönümünü kutladığımız bu özel gün vesilesiyle, başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, vatan savunmasında hayatlarını kaybeden aziz şehit ve kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, Gaziantepli hemşerilerimizin 25 Aralık Kurtuluş Gününü gönülden kutluyorum”
