Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (GİBTÜ) Tıp Fakültesi’nde ilk dersGaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (GİBTÜ) Tıp Fakültesi’nde 2022-2023 eğitim öğretim yılının ilk dersi yapıldı. Öğrencilere ilk dersi veren Tıp Fakültesi Dekanı Mehmet Yüncü, ’İlk Ders Açılış Töreni’nde kendi öğrencilik yıllarına döndüğünü ve onlarla aynı heyecanı ve mutluluğu hissettiğini söyledi.
Üniversitesi’nde tıp eğitimlerine başlayan, çiçeği burnunda Tıp Fakültesi öğrencilerine ilk dersi, GİBTÜ Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Yüncü verdi. Dekan Yüncü, ilk derste öğrencilerle keyifli ve interaktif bir söyleşi gerçekleştirdi. Eğitim hayatı ve kariyeriyle ilgili bilgiler veren Yüncü, öğrencilere tıp öğrenimi ve hayata dair önemli tavsiyelerde bulundu.
GİBTÜ Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Yüncü, “Önünüzde uzun bir 6 yıl var gibi görünüyor olabilir ancak inanın zaman çok hızlı geçiyor ve okulun nasıl bittiğine inanamayacaksınız. Çok güzel bir eğitim kadromuz, çok kıymetli hocalarımız var. Lütfen sorun, öğrenmek için çabalayın, hocalarınızın peşini bırakmayın. Bizler sizin öğrenme aşkınızı gördüğümüzde daha da motive oluyoruz. Lütfen bizleri zorlayın” dedi.
Hayat kurtarmak tarifi imkansız bir duyguHasta-doktor ilişkisini, hekimlik mesleğinin önemli bir parçası olarak gördüğünü sözlerine ekleyen Dekan Mehmet Yüncü, “Hayat kurtarmak tarifi imkânsız bir duygu. Bu duyguyu yaşadığınızda tüm insanlığı kurtardığınızı hissedersiniz. Muhatabınızın insan olduğu gerçeğini asla unutmayın. Tedavinin ve ilişkilerin merkezine insanı alarak hareket edin. Hastalarınızla dost olun, kendinizle dost olun, insanlıkla dost olun. Bizler iyi birer hekim yetiştirmek için gayret edebiliriz ancak iyi birer insan olmak her şeyden önce sizlerin elinde. İyi bir hekim olma yolunda gece gündüz demeden çabalarken, iyi bir insan olabilmek için kendi manevi yolculuklarınızı, hayata dair sorgulamalarınızı da ihmal etmeyin. Daha çok okuyun, daha çok araştırın. Bu toprakların yetiştirdiği İbn-i Sina, Akşemsettin, Yunus Emre gibi, Mevlana gibi, Hacı Bektaş-ı Veli gibi dünyaya mâl olmuş filozoflar, kendi iç yolculuklarınızda da size ışık tutacaktır. Bilim alanında olduğu gibi bu alanda da en iyi kaynaklar yine bizim kültürümüzde, bizim geçmişimizde mevcut. İyi, vicdanlı ve hakkaniyetli bir insan olma gayreti sizi daha da zenginleştirecek, yaptığınız işleri daha anlamlı ve unutulmaz kılacaktır. Sahip olacağınız kutsal mesleğin temelleri ne kadar güçlü ve sağlam atılırsa ülkemiz ve Türk tıbbının geleceği de o denli güçlü olacaktır” dedi.